BODRUM KAT
BODRUM KAT
Bir zamanlar Amerika’nın başkenti olan Washington'da kocaman bir malikânede yaşayan mutlu bir aile vardı. Hanther's ailesinin tek çocuğu olan Charlie, annesinin garip ölümünden sonra psikolojik tedaviler görüyordu ama etki etmiyordu. Annesinin bodrum katındaki garip ölümünden sonra Charlie'nin babası Edward Hanthers, Charlie'nin odasından çıkmasına izin vermiyordu böylelikle Charlie'yi dış dünyadan koruyabilecekti. Charlie'nin yemeği odasına getiriliyor, Charlie bütün gün boyunca odasında kitap okuyor ve uyuyordu. Sadece tuvalet saatlerinde lavaboya gidiyor ve banyo günlerinde duşa gidiliyordu. Charlie'nin babası Edward yoğun bir iş adamıydı ve Charlie ile neredeyse çok az yüz yüze geliyorlardı. Bir gün Charlie gök gürültüsüyle beraber uyandı, sesten korkmuştu, yatağının başucundaki sudan içti ve bir anda mavi ışıkla beraber siyah bir kedi yatağının ucunda belirdi, Charlie ilk önce çığlık attı, kedi ona doğru yaklaştı ve konuşmaya başladı.
- Merhaba Charlie
- Nasıl ya! Sen konuşuyor musun?
- Evet, Charlie ben konuşuyorum, ama beni sadece sen duyabilirsin. "Vay canına bu inanılmaz, peki neden ben?
- Annen ölmeden önce sırrını sana bıraktı Charlie,
- Sır mı?
- Evet! Sırrı öğrenmek istiyorsan hadi bodruma gidelim.
- Ama babam çok kızar.
- Babanın haberi olmayacak Charlie, baksana yüz yüze bile gelmiyorsunuz, yokluğunu nasıl fark edecek?
- Peki, gidelim.
Bodrum katına inerler ve kedi daha önce orada olmayan bir kapıyı açar. İçeri girdiklerinde ise yemyeşil bir ormanda daha önce hiç görmediği canlılar görür. Bu da neydi böyle, bu canlılarda nerden çıkmıştı, en önemlisi ise burası neden Charlie'nin annesinin sırrıydı? Kedi anlatmaya başladı:
- Annen ölmeden birkaç hafta önce burayı keşfetti ve harika bir şey olduğunu fark edince bu sırrı sana bıraktı…
- Peki, harika olan şey ne?
Sarayı göstererek;
- Burası, Charlie, burada dilediğin her şeyi yaparsın ve istediğin her şey olur.
- Bu harika!
Charlie saraya doğru koşar.
Charlie Saraydaki her şeyi tadar ve dener. Burada istediği her şeyi yapabilmek Charlie’nin hoşuna gider. Artık neredeyse her gece kimseye görünmeden bodrum katına iner. Bir gün tekrardan bodrum katına inmek İçin adasından çıkar, koridorda ilerlerken arkadan bir ses; :
- Charlie! Nereye gidiyorsun, diye seslenir.
- Bıı… baba… Ben tuvalete gidecektim de!
- Tuvalet bu tarafta Charlie ve daha yarım saat önce tuvalete gittin, tuvalet saatin daha gelmedi.
- Ha evet, unutmuşum!
- Neler karıştırıyorsun Charlie?
- Sadece bir kedi var ve benim bodruma gitmem gerektiğini söylüyor.
- Sen de mi Charlie? Seni korumaya çalıştım ama yapamamışım demek ki… Yarın ilk iş olarak Psikoloğa gideceğiz.
- Psikolog mu?
Ertesi gün Charlie babası ile psikologa gitti. Kapının önündeki oturaklardan birine oturdu Charlie, babası ise içeri girdi ve psikolog ile konuşmaya başladı. Charlie tam olarak ne konuştuklarını duyamıyordu ama sanırım taşınacaklardı, babası bundan bahsediyordu. O evin Charlie’ye iyi gelmediğini düşünüyordu. Babası ve psikolog bir anda Charlie'ye doğru döndü ve Charlie'yi içeri çağırdılar, Charlie içeri gitti ve oturdu. Babası odadan çıktı psikolog ile baş başa konuşmaya başladılar. Babası da dışarıya oturmuş ne yapacağını düşünüyordu. Charlie’nin de annesi gibi olmasından korkuyordu. Aslında bodrumda gördükleri şeyler gerçek değildi, olamazdı da zaten. Asla bir kedi gelip sizinle konuşmaz ya da bodrumunuzda farklı yerlere açılan bir kapı göremezsiniz. Charlie'nin, annesi gibi şizofren olabileceğinden şüpheleniyorlardı, Babası Charlie'yi korumak İçin dışarı çıkmasına izin vermiyordu ama bu bir çözüm değildi. Babası psikoloğa, kendisinin taşınacağını ve Charlie'yi Çocuk esirgeme kurumuna bırakacağını söylemişti. Charlie’nin psikologla konuşması bittikten sonra arabaya bindiler ve eve varınca babası eşyalarını toplamasını söyledi.
- Eşyalarımı mı? Neden?
- Taşınıyoruz Charlie.
- Anladım, tamam.
Charlie eşyalarını topladı, arabaya bindiler ve yola çıktılar. Charlie yolda daha fazla dayanamayıp sordu;
- Neden taşınıyoruz?
Araba bir anda çocuk esirgeme kurumunun önünde durdu,
- Taşınmıyoruz, Charlie in hadi.
Beraber binanın içine girdiler ve onları hafif yaşlı bir kadın karşıladı.
Edward, Charlie'nin kollarından tutarak;
- Bundan sonra ben yokum Charlie, yurtdışına taşınacağım yolun açık olsun Charlie
Hiçbir şey söyleyemedi Charlie, hala şoktaydı babası giderken sadece arkasından bakakaldı…
